Siber Güvenlik Stratejisi Oluştururken Dikkat Edilmesi Gereken 7 Adım

ersinerol avatarı

Siber Güvenlik Stratejisi Oluştururken Dikkat Edilmesi Gereken 7 Adım

“Kendinizi ve rakiplerinizi tanıyın: Güçlü yönlerinizi, zayıf yönlerinizi ve sınırlarınızı, ayrıca rakiplerinizinkileri anlayın. Bu öz farkındalık, daha iyi kararlar almanızı ve etkili stratejiler geliştirmenizi sağlayacaktır.” – Sun Tzu 

Siber dünyada savunma stratejisi geliştirmek, saldırısı stratejisine göre daha zor ve multidisipliner yaklaşımları zorunlu kılar. Kapatılan her zafiyet, kontrol altına alındığı düşünülen her risk ve tehdit sonrasında daha farklı formatta karşımıza çıkabilir. Bu bağlamda stratejik düşünmek ve siber savunmada planlı adımlar atmak gerekmektedir.

Siber tehditlerin karmaşıklığı ve etkileri de giderek büyüyor. Önceki dönemlere göre daha sofistike ve uzun soluklu saldırılar kurumlara ciddi zararlar vermekte. Mali, hukuki, repütasyon kayıplarının ciddi sonuçları olabilmekte. İşletmelerin siber tehdit ve risklere karşı koyabilmesi için güçlü bir siber güvenlik stratejisi oluşturması hayati önem taşır. Ancak etkili bir strateji geliştirmek, rastgele adımlar atmak yerine, planlı ve kapsamlı bir yaklaşım gerektirir. İşte siber güvenlik stratejinizi oluştururken dikkat etmeniz gereken 7 temel adım:

1. Varlık Envanteri Çıkarmak

Herhangi bir stratejiye başlamadan önce, korunması gereken varlıklarınızın tam bir listesini oluşturmalısınız. Bu, şirketinizin sahip olduğu fiziksel ve dijital varlıkların yanı sıra kritik sistemleri, veri tabanlarını, yazılımları ve ağ altyapısını kapsar. Varlık envanteri, hangi kaynakların korunması gerektiğini ve öncelikli alanları belirlemenizi sağlar.

  • Örnek: Sunucular, bulut depolama hesapları, çalışan cihazları, müşteri verileri vb.

Varlık envanteri sizin tam olarak “neyi” kime karşı koruyacağınızı gösteren önemli bir adımdır. Kritiğine göre tasnif edilmemiş bir varlık envanteri tutmayan kurumlar için ciddi siber güvenlik riskleri doğabilir.

2. Risk Değerlendirmesi Yapmak

Varlıklarınızı tanımladıktan sonra, her biri için potansiyel tehditleri ve zayıf noktaları analiz etmelisiniz. Risk değerlendirmesi, hangi varlıkların daha yüksek tehdit altında olduğunu ve hangi saldırı türlerine karşı daha savunmasız olduklarını anlamanıza yardımcı olur. Bu adım, riskleri sıralayarak etkili bir önceliklendirme yapmanıza da imkan verir.

  • Örnek: DDoS saldırıları, kötü amaçlı yazılımlar, fidye yazılımları.

Sürekli değişen ve dönüşen dijital bir ortamda riskleri tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Ancak etkili bir strateji ile bu riskleri yönetmek mümkündür. Kritik soru şu : ” Hangi risk gerçekleşirse tüm işler durabilir ve ben buna karşı neler yapabilirim ?”

“Değişime karşı esnek ve uyumlu olun. Koşullar ve rekabet hızla değişebileceğinden, stratejilerinizi buna göre ayarlayabilme yeteneğiniz size avantaj sağlayacaktır.” Sun Tzu

3. Güvenlik Politikaları ve Standartları Belirlemek

Bir güvenlik stratejisinin en önemli bileşenlerinden biri, şirket genelinde uyulması gereken politikaların ve standartların belirlenmesidir. Bu politikalar; kimlik doğrulama yöntemlerinden şifre yönetimine, güvenlik güncellemelerinden erişim denetimlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsamalıdır. Ayrıca, sektör standartları (ISO 27001, GDPR, KVKK gibi) da göz önünde bulundurulmalıdır.

  • Örnek: Tüm çalışanların iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) kullanması zorunluluğu.

Elinizde hangi kaynaklar var ve bu kaynakları nasıl kullanacaksınız ? Plandığınız yada düşündüğünüz adımlar nerede yazılı ? Bu dokümante edilmiş bilgilerden ilgili kimseler biliyor mu ? Gerek hukuki gerekse teknik açıdan olası senaryoları güncel dünyaya hitap edebiliyor mu ? Bu sorular oldukça önemli. Doğru ve etkin oluşturulmuş politika ve prosedürler şirketin siber güvenlik savunmasında adeta hafızasını oluşturur. Atılan yada atılması planlanan her kritik adım birilerinin zihninde değil, dokümante edilmiş alanlarda bulunmalıdır.

4. Farkındalık ve Eğitim Programları Oluşturmak

Gartner, Sentinelone, IBM gibi global ölçekli firmaların yayımladığı raporları incelediğimizde insan faktörü en öncelikli risktir diyebiliriz. Çoğu siber saldırı, insan hatalarından kaynaklanır. Bu nedenle, çalışanlarınızı olası tehditlere karşı bilinçlendirmek ve doğru davranışları kazandırmak, siber güvenlik stratejinizin kritik bir parçasıdır. Düzenli olarak yapılan farkındalık eğitimleri, phishing saldırıları gibi yaygın tehditlere karşı çalışanları hazırlıklı hale getirir.

  • Örnek: Düzenli olarak phishing simülasyonları yapmak ve sonuçları analiz etmek.

Etkin ve dozunda verilen her eğitim kurumların siber güvenliğine yapılan bir yatırımdır diyebiliriz. Zararlı içeren bir maile tıklanması kurumun ağır bedeller ödemesine sebep olabilmektedir. Bunun binlerce örneğini biliyoruz.

5. Siber Olay Müdahale Planı Geliştirmek

Hiçbir güvenlik stratejisi %100 güvenlik sağlayamaz. Bu nedenle, bir saldırı gerçekleştiğinde hızlı ve etkili bir müdahale yapabilmek için bir siber olay müdahale planı oluşturulmalıdır. Bu plan, olayın nasıl tespit edileceğini, hangi adımların atılacağını ve olay sonrası nasıl toparlanılacağını içermelidir.

  • Örnek: Saldırı anında kimin hangi görevleri üstleneceği ve hangi araçların kullanılacağı belirlenmelidir.

“Şirket olarak benim yumuşak karnım burası, eğer buradan zarar alırsam şu adımları izlerim” şeklinde olay müdahale planları oluşturulmalı ve mutlaka simüle edilmeli. Test edilmeyen, fayda sağladığından emin olunmayan her plan işlevsiz olacaktır.

6. Sürekli İzleme ve Güncelleme

Siber güvenlik dinamik bir alandır. Yeni tehditler ortaya çıktıkça, mevcut savunma mekanizmaları da eskir. Bu nedenle, stratejinizin etkinliğini sürekli olarak izlemeli ve gerektiğinde güncellemeler yapmalısınız. Log analizleri, ağ trafiği izleme araçları ve zafiyet tarama yazılımları bu adımda kritik öneme sahiptir.

  • Örnek: SIEM (Security Information and Event Management) araçları kullanarak ağ trafiğini gerçek zamanlı izlemek.

İzlemediğinizi ölçemezsiniz. Ölçemediğinizi de iyileştiremezsiniz. Doğru kaynakları izlemek, analiz etmek kritik öneme sahiptir. Soru şu: Hangi kaynağı nasıl ve ne öncelikte izlemeliyim, akışın bütününü nasıl yönetmeliyim ?

7. Dış Denetimler ve Testler Yapmak

Siber güvenlik stratejinizin etkili olup olmadığını anlamak için düzenli aralıklarla dış denetim ve testler yapılmalıdır. Penetrasyon testleri (pentest) ve güvenlik açığı değerlendirmeleri, sistemdeki zayıflıkları tespit etmenize ve bu zayıflıkları düzeltmenize yardımcı olur. Ayrıca, bağımsız güvenlik denetimleri, stratejinizi daha sağlam hale getirir.

  • Örnek: Yılda en az bir kez penetrasyon testi yaptırmak ve sonuçları raporlamak.

Mesleki körlük yaşanabilmektedir. Kurum kendi yaptığı işlerin ne kadar siber güvenlik açısından doğru ve etkin olduğunu ölçmede yetersiz kalabilir. Bu durumda dışarıdan bir firma ile anlaşarak gerekli test ve kontrollerin yapılması oldukça önemlidir.


Güçlü bir siber güvenlik stratejisi, işletmenizi siber tehditlere karşı daha dayanıklı hale getirecek ve olası saldırılarda zarar görme riskini azaltacaktır. Bu 7 adımı dikkate alarak oluşturacağınız strateji, hem mevcut tehditlere karşı savunmanızı güçlendirecek hem de gelecekteki olası risklere karşı hazırlıklı olmanızı sağlayacaktır.

ersinerol avatarı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir